12 Nisan 2013 Cuma

Hamilelikmi hastalikmi yahu ??


Bu yaziya tesadufen www.xsaglik.com da rastladim ve saskinlikla okudum.
Hamilelik sanki baska biri olmak demek..Sanki bir hastalik..
Biz genelde isin duygusal boyutuna baktigimiz icin bu yonu cok ilgimi cekti..Sanirim bu yaziyi herkes okumali.Ozelliklede kocalar..


Hamile kaldığınızda vücudunuzda ne değişiklikler olacak biliyor musunuz? Dokuz ay boyunca daha önce başınıza gelmemiş şeyleri yaşayacaksınız. Bebeğin içinizde büyümesini hissedecek, belinizin kalınlaştığını, kalçalarınız genişlediğini farkedeceksiniz. Saçlarınız değişecek, uyku düzeniniz farklılaşacak. Hatta kişiliğiniz bile değişecek ve her yeni gün yeni bir macera yaşadığınız hissine kapılacaksınız.Hamileliğin ilk günlerinde ilk önce göğüslerde değişmeler başlar. Göğüsler bebeğin gelişine hazırlanmak için değişmektedir. Gebelik hormonları göğüsleri uyararak, dokusunu beslemeye, damarları genişleterek, süt kanallarının açılmasına neden olur.Göğüsler hamilelik boyunca büyür. Doğumdan sonra ise zamanla hamilelik öncesi durumuna geri döner. Pek çok hamile kadın göğüslerinde acıdan yakınır. Adet dönemi öncesine benzeyen bu acı biraz daha şiddetlidir. Meme uçları daha sert ve uyaranlara karşı daha hassastır. İlk aylardan sonra bu hassaslık yavaşça normale döner. Areola denilen göğüs halkasının rengi koyulaşır. Dikkatli bakıldığında göğüs derisinin altından mavi damarcıklar görülür. Gebeliğin son aylarına doğru süt oluşumu başlamıştır. Sarı ve koyu bir sızıntı halinde göğüs uçlarından sızabilir. Gayet normal olan bu sızıntı daha önce doğum yapmış kadınlarda daha da sıktır.Genişlemelerin görüldüğü tek yer şüphesiz göğüsler değildir. Hamile kalmadan önce rahatlıkla giyilen pantalonlar önce hafifçe sıkmaya sonra da hiç olmamaya başlar. Karın büyümeye başlamadan önce bel kalınlaşır.Hamileliğin özellikle ilk ve son üç ayında kronik şekilde yorgunluk görülür. Hamileler kendilerini çok uykulu hissetmekte ve gözlerini açık tutmakta zorlanmaktadır. Yorgunluk son derece normaldir. Vücut kendi işlerini yapmakla birlikte yeni bir beden inşa etmekte ve fazla mesai yapmaktadır. Vücut çok aktiftir, hormonlar sürekli faaliyette olduğundan uyku deseni değişir. Hamile kadın bu yüzden fırsat bulduğunda şekerleme yapmalıdır. Diğer aile üyeleri kadına işlerinde yardımcı olmalı ve mümkün olduğunca rahat bir hamilelik geçirmesi sağlanmalıdır.Gebelikte bulantının en sinir bozucu yeri herkeste görülmemesidir. Bazı kadınlar bulantısız rahat hamilelikler geçirirken bazıları bulantıdan nefes alamaz. Bulantı ve kusma ilk üç ayda çok yaygındır. Uyanmayı izleyen beş dakika içinde başlayan bulantılar 8. haftaya kadar bir rutinmiş gibi devam eder. Mide bulantısı hormon düzeylerinin yükselmesinden kaynaklandığından bulantı oluşmasını engellemenin pek çözümü yoktur. Sadece bulantıları erken ve şiddetsiz geçirmek için önlemler alınabilir. Bulantıyı başlatan refleks ve koku kaynaklarını bularak bunlardan uzak kalınması büyük ölçüde yardımcı olmaktadır. Boş bir mide bulanmaya daha müsaittir, bu neden bulantıdan kaçınmak için bir şey yememenin faydası yoktur. Küçük öğünler halinde sık sık yemek midenin boşalmasını önleyecektir. Özellikle ilk aylarda bulantılar nedeni ile çok iyi beslenememesi ve kilo alımının istenilenden az olması normaldir. Bu nedenle bulantıya sebep olmayan şeyler yenilmesinin sakıncası yoktur. İlerleyen aylarda büyük ihtimalle beklenen kilo artışı sağlanacaktır. Gece boş mide ile yatapğa girmemek, gün içinde küçük aperatifler atıştırmak, bol sıvı tüketmek, yataktan kalkmadan bir şeyler atıştırmak ve 15 dakika sonra kalkmak, bir limo dilimini koklamak ya da emmek, karbonhidrat tüketmek bulantı için yardımcı olacaktır. Eğer bulantıların bir alışkanlık haline geldiği saatler varsa bu saatten yaklaşık 30 dakika önce birşeyler atıştırmak bulantıyı engelleyebilir.Hamilelikle birlikte banyoda geçirilen saatler artmaya başlar. Hamile kadınları olağandan çok daha fazla idrara çıkar. 6. haftadan itibaren sıklaşan idrara çıkma isteği bebeğin büyümesi ve mesaneye baskı yapmasından kaynaklanır. Ayrıca böbrekler daha hızlı çalışarak kandaki atık maddeleri biran önce atma gayretindedirler. Sık idrara gitmenin yanısıra idrar kaçırmaları ve tuvaletin gelmesi nedeni ile gece uyanmaları oluşabilir. Günlük ped kullanmak ve kegel egzersizi denilen egzersiz programını uygulamak bu dönemde yardımcı olabilir. Kegel egzersizi anüs ve vajina çevresindeki kasları sıkıştırıp bırakmak şeklinde yapılan bir alıştırmadır. Gece uyandırmaları hamileyi ne kadar kızdırırsa da bilmeleri gerekir ki doğumdam sonra bebek her ağladığında ayakta olacaklardır. İşeme esnasında yanma hissedildiğinde büyük ihtimalle sistit denilen iltihaplanma oluşmuştur. Doktora danışılmalı, bol sıvı alınmalıdır. Ayrıca sistitten kaçınmak için pamuklu iç çamaşırları giyilmeli ve ayaklar üşütülmemelidir.Hamile kadınların bazıları kötü kokular aldıklarından şikayetçidir. Hormonların yüksek düzeyde seyretmesi burun mukozasının artmasına ve burunda şişliklere neden olduğudan koku problemi görülmektedir. Buna burun kanaması da eşlik edebilir ve normaldir. Burun tıkanıklığını gidermek için ilaç ya da burun spreylerinden uzak durulmalıdır. Tuzlu ile gargara yapmak ya da temizlemek burnu nemlendirerek açacaktır.Gebelik dönemi insan hayatının en inanılmaz ve mutlu dönemidir. Buna karşın hormonal nedenlerle duygular sürekli değişebilir. Hiç bilmediğiniz huylarınız olduğunu görebilir, kendinizi tanımayabilirsiniz. Mantıksız düşüncelere kapılabilirsiniz. Bunlar son derece normaldir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder